İKSV'nin, Borusan Holding sponsorluğunda düzenlediği 52. İstanbul Müzik Festivali 21 Mayıs – 12 Haziran tarihleri arasında “Kökler” temasıyla gerçekleştirilecek. Festival bu yıl Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesinin 100. yılına odaklanarak, müzik aracılığıyla bu coğrafyanın kültürel ve tarihi öykülerini aktarmayı hedefliyor.

Müzikseverlere klasik müziğin yıldızlarıyla dolu bir program sunan festival bu yıl da İstanbul’un her köşesinden, eşsiz ve birbirinden etkileyici mekânlarda düzenleniyor.

Festival Atatürk Kültür Merkezi’nde dünyaca ünlü orkestra ve şefleri ağırlıyor

Festival açılışını 21 Mayıs’ta Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu’nda İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası & İlyun Bürkev konseriyle yapacak. Cem Mansur’un yönetimindeki İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, piyanoda ülkemizin en genç yeteneklerinden İlyun Bürkev'e eşlik edecek. Verdi’nin Otello operasının 3. Perdesi için bestelediği Danslar’ı ile Çaykovski’nin pek çok revizyon sonrasında bir başyapıta dönüştürdüğü Romeo ve Juliet Fantezi Uvertürü’nün de yer aldığı konser, müzikseverlere büyülü anlar yaşatacak.

2 Haziran’da aynı salonda gerçekleştirilecek Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’ndan Mozart Requiem konserinde sahneyi, günümüz müziğine ve insanına bakış açımızı dini inancıyla yoğurduğu eserleriyle değiştiren çağdaş besteci Arvo Pärt ile belki de tüm zamanların en büyük bestecisi Mozart’a bırakacağız. Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası 2014’te BBC Proms’a konuk olduğunda Guardian onlar için, “Geniş bir stil yelpazesine hâkim seçkin, coşkulu bir topluluk,” diye yazıyordu. BİFO’ya eşlik edecek, ülkesinin en iyi seslerini bir araya getiren Macar Ulusal Korosu ise Türk-Macar Dostluk Anlaşması'nın 100. yıl dönümü vesilesiyle festivale konuk oluyor.

3 Haziran’da  Budapeşte Festival Orkestrası ve Francesco Piemontesi, Bach ve Beethoven ile klasik müziğin ‘‘Üç B’’sinden biri olarak anılan Brahms’ın müziğindeki yapısal ve duygusal zenginliği festivale taşıyacak. Gramophone dergisi tarafından dünyanın en iyi 10 orkestrasından biri seçilen Budapeşte Festival Orkestrası, müzikal fikirleri ve tekniğiyle öne çıkan Francesco Piemontesi ile beraber Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu’nda müzikseverlere şahane anlar yaşatacak.

Festivalin bu salondaki son konserinde sahne Tekfen Filarmoni Orkestrası ve Edgar Moreau’ya ait. Aziz Shokhakimov’un yönetimindeki Tekfen Filarmoni Orkestrası’nın genç viyolonsel dâhisi Edgar Moreau’ya eşlik edeceği konser müzikseverler için özel bir deneyim olarak öne çıkıyor.

Atatürk Kültür Merkezi’nin Tiyatro Salonu’nda ise gelenek sınıflandırmaların kalktığı yaratıcı ve yenilikçi bir konser, Lautten Compagney Berlin ve Asya Fateyeva’nın ortak projesi ABBA Dancing Queen izleyicilerle buluşacak. Prömiyerini festivalde yapacak projede Jean-Philippe Rameau’nun eserleri o dönemde henüz icat edilmemiş saksofon ile zenginleşiyor; barok dönem çalgılarının otantik tınısı ABBA’nın müziklerine bambaşka bir boyut kazandırıyor. 18. yüzyıl Fransa’sının en önemli opera bestecilerinden pop müziğin en sevilen gruplarından birine uzanan bu görkemli konser 12 Haziran'da müzikseverlerle buluşacak.

Fenerbahçe Parkı’nda bahar coşkusu

“Size şarkı söylemek değil, sizinle beraber söylemek istiyoruz,” diyen MAZE Voices, 25 Mayıs’ta tüm müzikseverleri Hafta Sonu Klasikleri-I başlıklı konsere, Fenerbahçe Parkı’na davet ediyor. Yeşilliklerin arasında, denize karşı müzikle dolu bir akşamüstü vaadeden konserde günümüzün sevilen pop parçalarının enerjisi herkesi etkisi altına alacak. Baharın tadını açık havada çiçek kokuları ve müzik eşliğinde çıkarmak isteyen müzikseverler bu ücretsiz konseri kaçırmasın.

Konserden önce ise küçük müzikseverlere özel iki etkinlik var. 6-8 yaş arası çocuklara yönelik Çalgı Yapım atölyesi, müzik eğitmenleri Volkan Aydın ile Yusuf Bişgen ve masal anlatıcısı Dr. Handan Belivermiş rehberliğinde gerçekleştirilecek. 9-12 yaş grubunu ise KeKeÇa’nın yürütücülüğünde Beden Perküsyonu atölyesi bekliyor. Bu atölyede çocuklar bedenlerinin çıkardığı sesleri keşfedecek, oyunlar yoluyla beden seslerinin müzikal potansiyelini öğrenecekler. Takvimi uymayanlar üzülmesin, her iki etkinlik de 26 Mayıs'ta İKSV AltKat'ta yeniden çocuklarla buluşacak.

Parklardan saraylara uzanan bir festival

Zengin ve zarif mimarisiyle öne çıkan, şu anda Fransa'nın İstanbul Başkonsolosluğu olarak kullanılan 184 yıllık Fransız Sarayı, 5 Haziran'da izleyicileri farklı diyarlara götürecek Gizli Bağlar isimli konsere evsahipliği yapacak. Klasik müzik sahnesinin en büyük viyolonsel virtüözlerinden Jean-Guihen Queyras'a, caz müzisyenleri Raphaël Imbert, Pierre-François Blanchard ve Sonny Troupé'in eşlik edeceği konserde farklı stiller, estetik kalıplar arasındaki gizli bağları keşfe çıkacağız.

Müzede müzik: İstanbul Modern

10 Haziran'da gerçekleştirilecek Müzede Bir Akşam konseriyle piyanist Can Çakmur ve viyolonselci Alexandre Castro-Balbi; Renzo Piano tasarımı yeni binasına geçen yıl taşınan İstanbul Modern’e konuk oluyor. Beethoven’ın müzikal yolculuğunu hem en kapsamlı hem de en özlü şekilde anlatacak programıyla bu konser, deniz kıyısıyla Tophane Parkı arasındaki bağı güçlendirecek şekilde şeffaf tasarlanmış ikinci kat fuayede, sadece işitsel değil aynı zamanda görsel bir şölen vadediyor. 

100 yıllık hafızasıyla Süreyya Operası

1924 yılında Süreyya İlmen tarafından Kadıköy'e bir opera sahnesi kazandırma fikriyle yaptırılan, uzun yıllar sinema olarak kullanılan, bir dönem kapalı kaldıktan sonra Kadıköy Belediyesi tarafından 49 yıllığına kiralanıp restore edilerek 2007'de yeniden opera sahnesi olarak açılan Süreyya Operası, Fenerbahçe Parkı'yla beraber festivalin Kadıköy duraklarından bir diğeri. Gelecek vadeden parlak kadın müzisyenleri tarihi Süreyya Operası’nda dinleme ve destekleme şansı bulacağımız Yarının Kadın Yıldızları: Genç Kadın Müzisyenler Destek Fonu konseri içimizi umut ve heyecanla dolduruyor. Seçici kurulun açık çağrı yoluyla belirlediği, gelecekte isimlerini daha çok duyacağımız bu yılın Yarının Kadının Yıldızları’nı 28 Mayıs akşamı, 100. yılını dolduran görkemli opera salonunda izlemek festivalin müzikseverlere sunduğu en umut verici konserlerden biri olacak.

6 yüzyıldır ticarete ve farklı kültürlere evsahipliği yapıyor, sıra festivalde: Kapalıçarşı

Festival mekânları arasında bu yıl en ilgi çekici olanı kuşkusuz tarihi Kapalıçarşı. 26 Mayıs'ta Köklere Seyir: İstanbul’un Sesleri isimli konsere evsahipliği yapacak çarşı, 600 yıla yakın süredir dinleri, dilleri ve kültürleri ortak paydada buluşturuyor. Rum, Yahudi, Ermeni ve Müslüman toplumlarının müzikleriyle ve müziklerinin tarihsel süreciyle baş başa kalacağımız bu konser, festivalin en eşsiz deneyimlerinden birisi olmaya aday.

Türkiye’nin en büyük Katolik kilisesi: Sent Antuan

Beyoğlu’nun göbeğinde yer alan İstiklal Caddesi’nin göz bebeklerinden, ülkemizdeki en büyük Katolik kilisesi olma özelliğini taşıyan ve etkileyici mimarisiyle akıllara kazınan Sent Antuan Kilisesi, festivalin bir diğer durağı. Klasik müzik konserlerinin geleneksel biçim kısıtlamalarını aşan bariton Benjamin Appl ve akordeonu baştan yaratan virtüöz Martynas Levickis, 20. yüzyılda Viyana, Paris, Berlin ve New York’ta yaşamış, bu şehirlerde birbiri içinde eriyen farklı kültürlerden ilham almış bestecilerin yazdıkları ölümsüz eserlerle dinleyenleri başka dünyalara götürmeyi vadediyor. Appl ve Levickis'in yetenekleri Sent Antuan Kilisesi’nin akustiği ve ihtişamıyla birleşiyor, 30 Mayıs akşamı müzikseverleri rüya gibi bir konser bekliyor.

Festivalin tüm mekânlarına buradan, festival programına buradan ulaşabilirsiniz.