PROGRAM NOTLARI
- Ludwig van Beethoven
Viyolonsel Sonatı no. 1, Fa Majör, op. 5
I. Adagio sostenuto-Allegro
II. Rondo, Allegro vivace
Beethoven, beş sonat ve üç varyasyon yazdığı viyolonsele ayrı bir önem vermiştir. Bestecinin arkadaşı Kont Waldstein’ın dediği gibi Viyana’ya 22 yaşında “Mozart’ın ruhsal dünyasını Haydn’ın ellerinden teslim almak için” gelen Beethoven kısa zamanda bu kentin dışında da tanınmış; 1796’da Berlin’e, Prusya sarayında konser vermek üzere çağrılmış ve viyolonsel çalan Kral II. Friedrich Wilhelm için iki viyolonsel sonatını (Op.5 No.1 ve No.2) bestelemiştir. Büyük Friedrich’ın yeğeni olan kral oda müziğine hayrandır ve daha önce de Haydn, Mozart, Boccherini ve Stamitz’e eserler ısmarlamıştır. Beethoven’in de, başlığını “Obligato (zorunlu) Viyolonsel için Sonat” olarak belirlediği bu eserleri kralın sarayında, çağın ünlü Fransız viyolonselcisi Pierre Duport (1741-1808) ile ilk kez yorumladığı sanılmaktadır. Bestecinin bu yorumdan sonra bir kutu Louis altını hediye aldığı da anlatılır.
Op.5 olarak numaralanan bu sonatlar bestecinin daha kaygısız, daha virtüoz havadaki gençlik eserlerindendir ve her ikisi de iki bölümden oluşur: Ağır bir girişten sonra sonat formundaki asıl bölme ve canlı, gerilimli final. Sonat No.1, rapsodi karakterinde ağır ve tutumlu bir girişle (Adagio sostenuto), 3/4’lük ölçüde ve Fa Majör tonda başlar. Bunu izleyen 4/4’lük ölçüdeki neşeli (Allegro) bölme de aynı temalardan kaynaklanır ve viyolonsel tarafından enerjik biçimde sunulur. 6/8’lik ölçüde ve Fa Majör tondaki 2. Bölüm ise virtüoz stilde, piyano konçertolarını anımsatan şekilde gelişen canlı ve neşeli (Allegro vivace) tempoda bir Rondo’dur. (Süre 25')
-İRKİN AKTÜZE
- Ludwig van Beethoven
Viyolonsel Sonatı no. 2, Sol minör, op. 5
I. Adagio sostenuto ed espressivo-Allegro molto piu tosto presto
II. Rondo. Allegro
Sol minör 2. Sonat’ın 1. Bölümündeki belirgin ağırlıkta ve duygulu (Adagio sostenuto ed espressivo) bölme öyle uzun tutulmuştur ki, başlı başına bir bölüm sayılabilir. 4/4’lük ölçüde ve Sol minör tonda başlayan kesin ritimli vurgulamalar ve dolgun akorlarla desteklenen tutkulu ağır bölmede, ilk mezürlerde belirlenen ana tema egemendir ve tüm geçişler ondan oluşur; her iki çalgıda benzetimlerle (imitasyon) gelişir. 1795’te yazdığı Op.2 Fa minör Piyano Sonatı’nın ve 3. Do minör Piyanolu Üçlü’nün tutkusunu anımsatan ve sona doğru duraksamalarla gerilimi artırılan bu bölmeyi, 3/4’lük ölçüde, çok canlı ve çevikleşerek hızlanan (Allegro molto più tosto presto) bölme izler. Çekingen bir başlangıçtan sonra dinlenmeden, hırsla süren bölmeye piyano, trioleli vurgulamalarla daha da aceleci bir hava katar. İlk tema viyolonsel ve piyano arasında eşit değerde bölüşülmüştür. Yükselen iki cümleyle belirginleşen Si bemol Majör tondaki ikinci tema ise ilkine karşıtlık oluşturmaz. Gelişim de heyecanlı, ana temanın ritmik bölmeleri üzerinde, ton değişimleriyle (modülasyon) işlenir.
553 mezür süren birinci bölümü izleyen 304 mezürlük 2. Bölüm hızlı (Allegro) tempoda, 4/4’lük ölçüde bir Rondo’dur. Müzik, karanlık Sol minörden parlak Sol Majör tona dönüşmüş, ilk bölüme tam bir kontrast oluşturmuştur. Zarif, sevimli ve piyanoya da virtüoz görevler yükleyen rondo, iki çalgının özellikle güçlü ve zengin figürlü diyaloglarıyla çok kez kesintiye uğrar. Akıcı ana tema ise kolaylıkla belleklerde kalacak çekiciliktedir. Do Majör tonda duyurulan bölmede, hızlı pasajlar ve arpejlerle viyolonsele kendini gösterme olanağı da sağlanmıştır. İki çalgının canlı ve zevkli bir oyun gibi sürdürdüğü finalle sona eren ve ilk kez 1797 Şubat’ında Artaria tarafından yayımlanan eseri, Beethoven’in 1799 ilkbaharında, ünlü kontrbasçı Domenico Dragonetti ile Viyana’da seslendirdiği kayıtlar arasındadır. (Süre 25')
-İRKİN AKTÜZE
- Ludwig van Beethoven
Viyolonsel Sonatı no. 3, La Majör, op. 69
I. Allegro ma non tanto
II. Scherzo. Allegro molto
III. Adagio cantabile-Allegro vivace
Beethoven’in 5. Senfoni’siyle aynı zamanda bestelediği ve kendisine her zaman yardımcı olan dostu Baron Ignaz von Gleichenstein’a (1778-1828) ithaf ettiği Sonat No.3, viyolonsel sonatları içinde en tanınmışıdır. O zamanki savaş durumu nedeniyle “Inter lacrimas et luctum” (Gözyaşları ve matem arasında) başlığını taşıyan eser 1809 yılında yayımlanmıştır.
4/4’lük ölçüde ve La Majör tondaki 1. Bölüm o kadar çabuk olmayan (Allegro ma non tanto) tempoda viyolonselin temayı eşliksiz olarak, duygulu çalmasıyla başlar; Mi’de uzun tutulan notayla piyano girer ve trillerle süslenen partisini ufak bir kadansla bitirir. Aynı durum ikinci kez, tersine tekrarlanır: Önce piyano başlar, viyolonsel tamamlar. Bölüm bu şekilde, piyano ve viyolonselin karşılıklı gelişimi ve iç armonik düzeni bozmayan Mi Majör tondaki yan temalarında sergilenmesiyle, final havasında sona erer.
3/4’lük ölçüde ve La minör tondaki 2. Bölüm melodik Scherzo, çok çabuk (Allegro molto) temposuyla ve orijinal bir biçimde kesik staccato’larla gelişir: Pastoral ve tatlı (dolce) havadaki La Majör trio’ya tekrarsız geçilir. Bölüm, A (Scherzo)-B (Trio)-A-B-A sırasıyla beş bölmeyle tekrarlanan minör-Majör değişiklikleriyle ayrı bir çekicilik kazanır.
3. Bölüm, 2/4’lük ölçüde ve Mi Majör tonda başlayan ve ancak 18 mezür süren ağır ve ezgisel (Adagio cantabile) tempodaki bölme kısa, fakat anlamlıdır. Beethoven Op.69 Sonat’ında, Waldstein Sonatı’nda olduğu gibi ayrı bir “Ağır” bölüm yazmamıştır. Bunu izleyen 4/4’lük ölçüde ve yine La Majör tona dönen hızlı bölme (Allegro vivace), pianissimo nüansıyla mutlu ve neşeli tempoyla hemen girer; melodik buluşlarla, kovalayan kadanslarla canlı bir şekilde son bulur. (Süre 26')
-İRKİN AKTÜZE
- Ludwig van Beethoven
Viyolonsel Sonatı no. 4, Do Majör, op. 102
I. Andante-Allegro vivace
II. Adagio-Tempo d’Andante-Allegro vivace
Beethoven’in viyolonsel ve piyano için son yazdığı eserler Op.102 dizisinde yer alan iki sonattır. Bu iki sonat da 1815 yılının Temmuz sonu ve Ağustos ayı içinde yazılmıştır. Bu eserlerin yazılmasında da, ünlü Schuppanzigh Kuarteti viyolonselcisi Joseph Linke’nin (1783-1837) büyük rolü olmuştu. Uzun süre Rasumovsky Kuarteti adıyla anılan topluluğun üyesi olan Linke, Schubert’in müziğinin tanınmasına da yardım edecekti. Linke aynı zamanda çok iyi bir piyanist olan Macar asıllı Kontes Anna Maria Erdödy’nin (1779-1837) çocuklarının da öğretmeniydi. Kontes Erdödy ise Beethoven’in büyük hayranıydı ve besteci daha önce, 1808’de Op.70 No.1 ve 2 Piyanolu Trio’sunu kontese ithaf etmişti. Beethoven önce 5. Piyano Konçertosu’nu İngiltere’de ilk kez çalan Londralı piyanist Charles Neate’e 1816 Ocak ayında, sonra da kendi elyazısıyla Op.102 No.1 Sonat’ı ithaf etmiş; 13 Mayıs 1816’da Kontes Erdödy’ye yazdığı mektupta bu ithaf nedeniyle özür dilemiş, eserin 1819 Viyana baskısında kontesin adı verilmişti.
Beethoven’in 1815’teki en önemli çalgı eseri sayılan bu sonatlar, onun veriminin son safhasının başlangıcını oluşturur: Yapısal form önemsenmemekte, fikirler özgürce sergilenmekte, partilerin daha çizgisel bir ölçüde kullanımı artmaktadır. Tını anlamı azalmakta, form bütünlüğü berraklığını yitirmektedir. Rapsodik anlatımla, melodi zenginliği ve çokseslilik yapısı bir arada, yanyana gelebilmektedir. Beethoven elyazısıyla “Freje Sonate für Klavier und Violonscell” (Piyano ve viyolonşel için özgür Sonat) olarak belirttiği Sonat No.1, alışılmış şekilde üç ya da dört bölümlü değil iki bölümlüdür; ancak birçok bölmeler öngörülmüş, daha sonraki eserlerde de olacağı gibi geleneksel form sonraları bir yana bırakılmış, besteci kişisel ve özel eserini oluştururken hislerine ve buluşlarına özgür bir yer açmıştır.
Do Majör Sonat’ın 1. Bölümü 6/8’lik ölçüde, ağırca (Andante) tempoda, 27 mezür boyunca viyolonselin sevecen (teneramente) ve tatlı bir ezgisellikle (dolce cantabile) duyurduğu hafif (piano) girişle sakin başlar. Bu giriş hemen sonat formunda, 4/4’lük ölçüde ve La minör tona dönüşecek olan, tez canlı (Allegro vivace) bölmeye bağlanır. Enerjik ve noktalı ritim hem sert yapıdaki ana temayı, hem de ona kontrast olarak beliren ezgisel küçük yan temayı birbirine bağlar. Bunların karışımı triolelerle alışılmamış bir serime (exposition) geçer. Geliştirim (developpement) ise ana tema üstüne dramatik vurgulamalarla gerçekleşir. Tekrar (reprise) ise değişkenlikle, kanon biçiminde kısa coda’ya ulaşır.
2. Bölüm 4/4’lük ölçüde, dokuz mezür süren çok kısa ve çok süslü bir rapsodi gibi, yine ağır (Adagio) tempolu ve hafif (piano) bir girişle başlar. Bunu yine aynı kısalıkta, ama sürpriz olarak birinci bölümün Andante girişinden motifleri içeren ve finali hazırlayan ağırca (Tempo d’Andante) bölme izler. Asıl final ise 2/4’lük ölçüde, Do Majör tonda ve tez canlı (Allegro vivace) tempoda başlar: Ana tema değişkenlikle piyano ve viyolonsel arasında paylaşılır. Özellikle kısa-kısa-uzun ritminde beliren kesin motif ve partilerin yoğun çoksesliliğiyle ilgi çeken final, pek çok modülasyondan sonra virtüoz sona ulaşır. (Süre 15')
-İRKİN AKTÜZE
- Ludwig van Beethoven
Viyolonsel Sonatı no. 5, Re Majör, op. 102
I. Allegro con brio
II. Adagio con molto sentimento d’affetto
III. Allegro-Allegro fugato
Beethoven 1815 Ağustos’unda tamamladığı ve Kontes Erdödy’ye ithaf ettiği beşinci ve son viyolonsel sonatında üç bölümlü klasik sonat formuna dönmüştür. Viyolonselli ilk eserlerinden yaklaşık 20 yıl sonra, önemli La Majör Piyano Sonatı’ndan (Op.101) biraz önce, 7. ve 8. Senfoni’lerin ardından bestelediği bu iki sonat, onun üçüncü döneminin eşiğindeki durumunu sergiler. Beethoven bu sonatlarla, son derece güç diğer viyolonsel partileri arasında yer alacak son kuartetlerinin yöntemini belirler.
Bu eserlerden ikincisi olan Re Majör Sonat, rapsodik niteliğini daha açık olarak gösterir. Birçok uzmana göre de besteci daha inatçı bir müzik dili kullanmıştır. Buradaki müzik dili çok hesaplı ve biraz katı izlenimi veren gerilimli tarzdadır. Kontes Erdödy’ye ithaf edilen Op.70 Üçlüler’den ilki olan Geister-Trio (Hayalet Üçlüsü) ile hem tonalite, hem de Majör-minör değişiklikleri nedeniyle yakınlığı olan Re Majör Sonat birinci bölümdeki çok hesaplı geliştirimi ile Brahms’ı da anımsatır. 1. Bölüm Re Majör tonda, 4/4’lük ölçüde, parlak ve neşeli (Allegro con brio) tempoda başlar. Enerjik ana tema viyolonselin tenor seslerinde geniş olarak işlenir. Ancak coda’nın zarif ve yumuşak başlangıcına kadar lirik, gerilimsiz anlar yok gibidir.
Ancak 2/4’lük ölçüde, büyük kısmı Re minör, orta kısmı Re Majör tonda olan 2. Bölüm ağır, çok duygulu ve ihtiraslı (Adagio con molto sentimento d’affetto) başlığıyla his dünyasının en etkili sayfalarını yansıtır. Üç bölmeli lied formu ile özgür bir rapsodi arasında değişen bu bölümde, piyanonun üç oktav üzerinden unison olarak duyurduğu tını efekti de yenilikler arasındadır. Ana temanın, sekiz mezürlük yumuşak bir girişten sonra, viyolonsel ve piyano tarafından beraberce yalnız bir kez duyurulması da şaşırtıcıdır. İkinci bölüm varyasyonlarla, kesintisiz olarak son bölüme bağlanır.
3. Bölüm 3/4’lük ölçüde, Re Majör tonda çabuk (Allegro) tempoda başlar. Yalnızca dört mezür süren, her iki çalgıda sırayla duyurulan iki yükselen gamla giren bu Allegro’dan sonra renkli, yeni fikirlerin sürekli geliştiği fugato’da piyano viyolonseli izler. Bu çok güç, füg tarzı doğaçlama (emprovize) benzeri finali Beethoven’in çağdaşları anlayamamışlardı... (Süre 20')
-İRKİN AKTÜZE