PROGRAM NOTLARI

  • Johann Sebastian Bach
    İtalyan Konçertosu, Fa Majör, BWV 971
    1. Ohne Satzbezeichnung
    3. Presto

Fa Majör İtalyan Konçertosu, Bach’ın 1735’te, Nürnberg Paskalya Mes’i nedeniyle yayımlanan Clavier Übung’un (Klavye Etüdleri) 2. Kitabı’nda şu başlıkla yer alır: “İtalyan zevkine göre Konçerto. Müzikseverlerin ruhlarını tazelemek için bestelenmiştir”. Eser, adı gibi orkestra için olmayıp klavyeli solo çalgı için yazılmıştır. Günümüzde en tanınan ve sevilen klavyeli çalgı eserlerinden biri olan İtalyan Konçertosu, form mükemmelliği ve parlaklığıyla büyük usta Bach’ın İtalyan konçerto stiline, Alman kontrpuan yapısını yitirmeden uyumunu sergiler. Bach, orkestra eşliğindeki solo çalgılı konçerto tarzını göz önüne alarak, solo bölümünü de kuvvetli (forte) olarak uygulamış, böylece eserde belirgin bir karşıtlık yaratmıştır.

1. Bölüm, orjinalde başlıksız bırakılmıştır ancak genellikle çabuk (Allegro), bazen de daha ılımlı çabuk (Allegro moderato) tempoda çalınır. 2/4’lük ölçüde ve Fa Majör tonda olan bölüm hemen, belirgin temayla başlar. 16’lık notalarla, güçlü bas eşliğiyle gelişir. Gecikmiş bir kadanstan sonra lirik ve akıcı ikinci tema, bir solo gibi sergilenir. Özgürce genişletilen bir tekrardan ve ton değişimlerinden sonra üçüncü tema trillerle süslenerek yansıtılır. Giriş temasının yine belirmesiyle oluşan uzun geliştirimde (developpement), her üç tema akıcı ve konçertant şekilde duyurulur...Yine Fa Majör tonda başlayan 3. Bölüm, çok hızlı (Presto) tempoda, 4/4’lük ölçüdedir. Belirgin aksanlı, güçlü (forte) oktavlı sıçrayışlarla giren birinci temayla bağlı yapıda hafif (piano) duyurulan ikinci tema, yine ilk bölümdekine benzer değişimlerle birbiri içinde sergilenir. Bu piano-forte ilişkilerinin tüm özelliklerini duyurabilmenin güçlüklerini içeren Presto, Bach’ın ustalığını da göstererek sona ulaşır. (Süre: 8')

— İRKİN AKTÜZE


  • Thierry Escaich
    Tango Virtuoso

Fransız besteci ve org sanatçısı Thierry Escaich’in eserleri arasında büyük orkestralar için besteler, oda müziği, solo eserler, vokal müziği, sahne müziği ve film müziği bulunuyor. Saksofon dörtlüsü için yazdığı Tango Virtuoso eseri, tangonun tipik unsurlarını ve soprano saksofonda ustalık gerektiren bir bölümü bir araya getiriyor. (Süre: 6')


  • Eugène Bozza
    Andante et Scherzo

Ünlü Fransız besteci Eugène Bozza tüm dünyada seslendirilen saksofon besteleriyle tanınıyor. Andante et Scherzo eseri Quatuor de Saxophones de Paris'e adanmıştır. İlk bölüm Andante, dörtlüdeki her saksofonu bir solo öne çıkaran yapısıyla parlak ve romantik bir tondadır. İkinci bölüm olan Scherzo’da beste, dört müzisyenin mükemmel tekniğini gerektiren ritmik bir oda müziğine dönüşüyor. (Süre: 9')


  • Guillermo Lago
    Ciudades (Addis Ababa, Sarajevo, Cordoba)

Guillermo Lago, Hollandalı saksofoncu Willem van Merwijk'in takma adıdır. Aurelia Saksofon Dörtlüsü'nün kurucusu günümüzde daha çok besteci kimliğiyle ön plana çıkıyor. Ciudades (Şehirler), besteci için özel anlamları olan şehirlere adanmıştır. Addis Ababa, Etiyopya başkentinin enerjik bir yansımasıyken Saraybosna, Lago'nun Bosna Hersek'teki arkadaşlarına ithaf edilmiştir. Besteci ülkedeki iç savaşın ardından gelecek nesillere müziği taşımak için oradaki müzik akademisinin kuruluşuna destek olmuştur. Son olarak Córdoba, Lago'nun Avrupa'nın güneyinde arkadaşlarıyla yeni maceralar yaşayarak seyahat ettiği İspanya’nın Endülüs bölgesindeki kasabayı tasvir ediyor. (Süre: 10')


  • Gerald Preinfalk
    Twintango

Gerald Preinfalk, Avusturyalı bir saksofoncu ve bestecidir. Ünlü Klangforum Wien Topluluğu’nun bir üyesidir ve Graz Müzik Üniversitesi'nde klasik saksafon profesörlüğünü sürdürüyor. Twintango parçası çocuklarına ithaf edilmiş ve farklı müzik tarzlarını içeriyor. Beste, özellikle ikizleri anımsatmak için iki saksofonun birbiriyle iletişimi ve enstrümanlar arası bir diyalogdan oluşuyor. Ayrıca, 10/8 ve 9/8 ölçülerinde, bir doğaçlama da dahil olmak üzere caz ve çağdaş müzikten esinlenen hareketli bir tangoya dönüşüyor. Twintango, her saksofoncuya kendini ifade etme özgürlüğü veren güçlü ve renkli bir beste olma özelliği taşıyor. (Süre: 6')


  • Franz Liszt
    Macar Rapsodisi no. 6, Re bemol Majör

Re bemol majör tonundaki eser, Franz Liszt’in bestelediği 19 Macar Rapsodisinin altıncısıdır. No. 6, Appony Kontu Antoine'a ithaf edilmiştir ve diğer birçok rapsodi gibi Lassan ve Friska formundadır. Eser daha sonra orkestra için düzenlenmiştir.

Rapsodinin Tempo Giusto isimli ilk bölümü, piyanistin sol elinin Re bemol majör gamdaki akorlardan oluşan sabit bir bas melodisini çaldığı bir giriştir. Melodinin ölçülerin üzerine bindirilmesinden dolayı eser 2/4’lük bir ritimdeymiş gibi duyulmaz. Bunun nedeni, bu ölçü söz konusu olduğunda diğer birçok bestecisinin aksine, Liszt'in parçanın ilk akorunu ölçünün ilk vuruşu olarak başlatmamış olmasıdır. İlk bölümün melodisi oldukça tekrarlayıcı, çoğunlukla siyah tuşların kullanıldığı uzun bir kadans ile bitiyor. İkinci kısım olan presto Do diyez majördür. Bu kısım bir modülasyon değil, önceki Re bemolünün enharmonik bir versiyonudur ve Si bemol minörde Lassan'a geçiş yapan canlı bir ritme sahiptir. Lassan doğaçlama bir ritim gibi yavaş yavaş çalınır ve büyük bir kadans ile tamamlanarak, Friska'ya (Allegro) geçilir. Si bemol majördeki Friska’da Fa, Sol, La, Si bemol, Do, Re ve Mi bemol kullanılır. Melodi yarım dörtlüklerde çalınır ve müzisyenin oktavlarda hızlı hareket etmesini gerektirdiği için bu kısmın icrası oldukça zordur. Aynı kalan bas melodisini güçlü dörtlü ritimde bu hızla temiz çalabilmek gerçek bir ustalık gerektirir.

Parçanın son bölümü, zıt yönde hareket eden oktavlardaki kromatik dizilerle ve görkemli Si bemol majör akorlarıyla sona erer. Eser, geleneksel Roman müziği gamını kullanmasından dolayı oldukça canlı bir havaya sahiptir. (Süre: 6’)


  • Béla Bartók
    Romen Halk Dansları, SZ. 56, BB 68
    I. Jocul a bata (Sopa dansı)
    II. Braul (Kemer dansı)
    III. Pe Loc (Yere vuruş dansı)
    IV. Buciumeana (Bucak tulum dansı)
    V. Poarga Romaneasca (Romanya polkası)
    VI. Maruntel (Hızlı dans)

Zoltan Kodaly ile Macar ve Adnan Saygun ile Türk halk müzikleri üzerine çalışmalar yapan Béla Bartók, 1915 yılında piyano için yazdığı Romanya Halk Dansları (SZ 56) beğenilince, 1917’de bunları orkestra için düzenlemiştir. Eser bu şekliyle ilk kez 11 Şubat 1918’de E. Lichtenberg yönetiminde Budapeşte’de seslendirilmiştir. Bu dansların keman-piyano düzenlemesi ise ünlü Macar kemancı Zoltan Szekely tarafından yapılmıştır. Birbirine bağlı olarak çalınan altı Romanya Halk Dansı’ndan oluşan eserin 1. Dansı, 2/4’lük ölçüde, elde tahta sopalarla, ağır tempoda dans edilen ve Mezöszabad’tan kaynaklanan Sopa Dansı’dır... 2. Dans (Braul), Romanyalıların ataları sayılan, çobanlıkla geçinen ve Karpatlarda yaşayan Valakların (Eflak) kuşaklarla yaptıkları ince figürlü, hızlı tempolu ve Egres’ten kaynaklanan 2/4’lük ölçüdeki Kemer Dansı’dır... Pe Loc adlı 3. Dans yine 2/4’lük ölçüde, yerinden kımıldamadan, ayaklarla yere vurarak yapılan oldukça güç bir Egres Dansı’dır; ezgi monoton eşlikte armonik seslerle sunulur... Buciumeana başlıklı ve 3/4’lük ölçüdeki Bucak (Bisztra) bölgesinden olan 4. Dans, ağır tempoda ve duygulu bir tulum (gayda) havasını yansıtır... 5. Dans, Belenyes’ten kaynaklanan ünlü bir Romanya Polkası’dır (Poarga Romaneasca)... Yine hızlı tempoda, 2/4’lük ölçüdeki son dans Nyagra bölgesinden bir Maruntel’dir ve coşkulu bir finalle eseri sona erdirir. (Süre: 6’)

— İRKİN AKTÜZE


  • Joseph Haydn
    Gypsy Rondo, Sol Majör, Hob. XV/25

Joseph Haydn'ın Sol majör Piyano Üçlüsü No. 39, Hob. XV/25, Avusturyalı bestecinin 1795'te Londra'ya yaptığı ikinci seyahatinin son haftalarında yazarak, arkadaşı Rebecca Schroeter'e ithaf ettiği üç setten biridir. Haydn'ın en meşhur piyano üçlüsü olma özelliğini taşıyan ve Macar tarzındaki Rondo finali nedeniyle bazen "Gypsy Rondo" olarak da anılıyor. Andante, Poco adagio ve Rondo all'Ongarese olmak üzere üç bölümden oluşuyor. 1795'te Londra’da prömiyer yapan eser, daha sonra Kıta Avrupası’nda da oldukça popüler oldu.

Eserin bestelendiği dönemde piyanonun yaylı oda müziğinde yer alması farklı karşılanıyordu. Örneğin, yaylı çalgılar dörtlüsü uzmanlar, piyanolu sonatlar ve üçlüler ise kültürlü amatörler için olduğunu kabul gören bir anlayış vardı. Bu düşünce yapısı, parçalar arasındaki dengesizliklerden kaynaklanıyordu. Piyano açıkça ve tutarlı bir şekilde baskın enstrümandı ve Haydn'ın İngiliz yayıncıları, onun piyano üçlülerini "keman ve viyolonsel eşliğinde piyano için sonatlar" olarak bile tanımlamışlardı. Bu tip dokular bu eserde baskın çıkıyor.

Bu üçlüdeki en önemli bölüm elbette Rondo a l'Ongarese finalidir ve önceki ikisi bizi bu bölüme hazırlar. Andante açılışı, Haydn'ın "ikili" varyasyon biçiminde her bir ana varyasyonu küçük bir varyasyonla değiştiren bir tema ve varyasyonlardır. Dördüncü varyasyon, kemana kendisini göstermesi için mükemmel bir fırsat verir.

Poco adagio bölümünde Haydn, Mi majörün biraz alışılmadık tonunu seçer. Bu çok parçalı formda, piyano ve keman tarafından paylaşılan hoş ve akıcı bir melodi, piyanodaki dalgalı üçlü hareketle destekler.

Haydn'ın eserinde, muhtemelen Esterháza sarayı çevresinde veya Viyana'da duyduğu birkaç melodiden de esinlenmiştir. Bu melodiler, Avusturyalı süvariler tarafından genç Macar köylülerinin dikkatini çekmek için kullanılan Verbunkos adı verilen askere alma danslarıydı. 18. yüzyılda bu tür askeri birlikler etrafta yaygın bir şekilde görülür ve çalıştırdıkları Roman bandoları gittikleri her yerde çarpıcı bir müzikal izlenim bırakırlardı. Bir halk müziği aşığı olan Haydn, bu fırsatı, müziğine Verbunkos etkisini katmak için kullandı. Böylece zaman zaman kemanı serbest bırakarak çingenelere özgü sol el pizzicato gibi alışılmadık efektler kullandı. (Süre: 3’)


  • Franz Liszt & Pablo de Sarasate
    Potpuri (Liebestraum, Macar Fantezisi, Macar Rapsodisi no. 2, Zigeunerweisen)

Çingene ve Macar müziğinin Liszt ve Sarasate üzerinde de büyük etkisi oldu. 19. yüzyılın Macar ve Macar-Çingene motiflerine dayanan meşhur eserlerinden oluşan potpuri konserde doğaçlama olarak icra ediliyor. (Süre: 8’)


  • Giacomo Puccini
    Lauretta’nın Aryası
    (Düz. Arr. János Balázs)

Puccini’nin Metropolitan Operası için, Dante’nin İlahi Komedya’sından esinle G. Farzano’nun yazdığı libretto üzerine bestelediği bu eser ilk kez 14 Aralık 1914’te sahnelenmiştir. Floransa’da 1299 yılında geçen operanın konusu, kentin zengininin mirasını manastıra bırakmasının akrabalarını kızdırmasıdır. Köylü kurnazı G. Schicchi’nin (bariton) çare bulma önerisi de reddedilmiştir; ancak zenginin yeğeni Rinucci (tenor), Schicchi’nin kızı Lauretta (soprano) ile evlenemeyecektir. Buna çok üzülen ama babasının zekâsından emin olan Lauretta gözyaşları içinde babasına, operanın en ünlü aryası ile zarif tarzda yalvarır: O mio babbino caro (Ah benim sevgili babacığım). Yumuşayan Schicchi zengin ölünün kimliğine geçerek durumu çözecek, yaralı olduğundan, onu cehenneme götürebilecek bu suçun bağışlanması gerekecektir. (Süre: 3’)


  • Manuel Ponce
    Estrellita
    (Düz. Arr. János Balázs)

Olağanüstü bir akademisyen ve eğitimci olan Manuel Ponce (1882-1948), aynı zamanda 20. yüzyılın en ünlü Meksikalı müzisyenlerinden biriydi. Geleneksel Meksika müziğini konser salonlarına taşıyan bir besteci olarak büyük katkılarda bulundu. Piyano, oda müziği ve orkestra için eserler besteledi. Etkileyici gitar besteleri, halk müziği düzenlemeleri ve birçok orijinal eser üretti. En meşhur bestesi 1912’de yazdığı, küçük yıldız anlamına gelen Estrellita’dır. Tiz notalara büyüleyici atlayışlara ve tatlı melodilere sahip eser, tüm ses aralıklarına hitap etmekle birlikte en çok lirik sopranolar tarafından seslendirildi. (Süre: 4’)


  • Johannes Brahms
    Macar Dansı no. 5, Sol minör
    (Düz. Arr. György Cziffra & János Balázs)

Macar Dansı No.5 belki de Brahms’ın tüm dansları arasında en popüler olanıdır. Orkestra düzenlemesi Sol minör tonda olan bu dans, çigan kemancı Kéler-Bela’nın Bartfai Emlek (Bartfai Anısı) adlı, A-B-A kalıbındaki üç bölmeli çardaşı üzerine yazılmıştır. 2/4 ölçüde güçlü vurgulamalarla gelişen canlı (Allegro) ritimli ilk bölmeyi, Majör tona dönüşen çok canlı (Vivace) bölme, parlak ve rubatolu biçimde izler. (Süre: 4’)

— İRKİN AKTÜZE


  • Richard Strauss
    Reminiscence Örneklemeleri

János Balázs'ın Strauss'un en ünlü valslerinden oluşan bu transkripsiyonu, Uluslararası CD Grand Prix ödüllü ImprovisArt albümünde yer aldı. Transkripsiyon, Liszt ve Cziffra'nın müzikal anlayışını ve klasik müzikte doğaçlama açısından önemli bir yere sahiptir. (Süre: 6’)

Yukarı